İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener 27 Ekim Çarşamba günü TBMM grup toplantısında;
Sayın Erdoğan’ın millî güvenlik tanımının kendi koltuğunun güvenliğinden başka bir şey olmadığını söylerken; ‘’Ülkemizdeki esas millî güvenlik tehditleri aslında nedir biliyor musunuz? Evine ekmek götüremeyen babalar, tenceresini kaynatamayan anneler bir millî güvenlik tehdididir. Mesela mülakatlarda gelecekleri çalınan; huzuru, mutluluğu yurt dışında aramak zorunda kalan gençler bir millî güvenlik tehdididir. Mesela toprağını ekemeyen çiftçiler, hayvanını besleyemeyen besiciler, üretemeyen sanayiciler bir millî güvenlik tehdididir. Mesela; “Ak Parti’nin kaderiyle devletin kaderi birdir.” diyen milletine yabancılaşmış siyasetçiler bir millî güvenlik tehdididir. Mesela 5-10 maaşlı danışmanlar sarayda sefa sürerken asgari ücretin altında maaş alan emekliler bir millî güvenlik tehdididir. Mesela saray korkusundan yolsuzluk soruşturması açamayan savcılar bir millî güvenlik tehdididir. Ezcümle tüm bunların gerçek sebebi olan Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi ülkemiz için başlı başına bir millî güvenlik tehdididir.’’ dedi.
Meral Akşener; ülkemizde iktidar eliyle nasıl para aklandığını ifade ederken Türkiye’nin de içinde bulunduğu Gri Liste’ye ilişkin; ‘’Bu ucube sistemde iktidar diyor ki; ‘Uyuşturucu mu satıyorsun? Getir paranı. Kaçakçılık mı yapıyorsun? Getir paranı. Türkiye’den para mı kaçırdın? Getir paranı. %1 komisyonla paranı da aklıyorum, seni de aklıyorum.’ Bu kadar basit. Çamaşır suyu reklamı değil, Ak Parti iktidarı…’’ diye konuştu.
Meral Akşener Meclis’e gelen 2022 yılı bütçesiyle ilgili; ‘’Herkes biliyor ki Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm imkânları, bereketli topraklarımızın tüm zenginliği yine o 5 müteahhidin ve bir grup saray şımarığının hizmetine sunulacak. Aynı 2021’de olduğu gibi sayın Erdoğan’ın 2022 bütçesinde yine heyecan yok, yine umut yok. Çünkü bu bütçede yoksulluğa çare yok. Enflasyona çare yok. İşsizliğe çare yok. Gelir dağılımındaki adaletsizliğe çözüm yok. Bu bütçede çitçilerimize yeterli destek yok. Milletin borçlarına çare yok. İşçinin, işverenin, emeklinin hayatını kolaylaştıracak adımlar yok. EYT’liler yok, 4/B’liler yok. Hatta söz verilmesine rağmen 3600 ek gösterge bile yok. Ezcümle bu bütçede millet yok.’’ dedi.
Meral Akşener iktidarın; ‘’Faiz sebep, enflasyon sonuçtur.” doktrininden sonra şimdi de faizi indirip döviz kuru yükseldikçe ihracatın artacağını iddia etmesine ilişkin; ‘’Bu müthiş yeni teori doğrultusunda geçtiğimiz hafta Merkez Bankası politika faizini 200 baz puan indirerek %16’a çekti. Havuz gazetecilerinin bile savunamadığı bu akıl dolu hamle sonucunda dolar 10 liraya dayandı. Kur lobisi kazandı, milletimiz kaybetti. Kararın bizzat sayın Erdoğan’ın talimatıyla alınmış olduğunu cümle âlem bildiği için de Merkez Bankası bağımsızlığının tabutuna son çivi de bu şekilde çakılmış oldu.’’ dedi.
GÜNDEM
2 gün önceSİYASET
3 gün önceULUSAL
4 gün önceGÜNDEM
9 gün önceGÜNDEM
11 gün önceGÜNDEM
12 gün önceULUSAL
16 gün önce