0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

 

TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle mesaj yayımladı.

TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Adıyaman Milletvekili Av. Abdurrahman Tutdere, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle yayımladığı mesajda, “Daha yaşanabilir bir dünya için, alın terleriyle emeklerini ortaya koyan; onurlu bir yaşam mücadelesi vererek sömürüye karşı dimdik ayakta durarak emek mücadelesi veren emekçilerimizin ve tüm yurttaşlarımızın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum” dedi.

Milletvekili Tutdere, “10 milyondan fazla işsizin olduğu, asgari ücretle çalışan milyonlarca yurttaşımızın açlık sınırı altında yaşam mücadelesi verdiği bir ortamda 1 Mayıs’ı karşılıyoruz.

Hayat pahalılığı ve enflasyon karşısında maaşları hızla eriyen emekçilerimiz 1 Mayıs’ı buruk bir şekilde karşılayacaklar. Pandemiyle birlikte emekçilerin sırtındaki yük daha da artmış, yanlış politikalar nedeniyle emekçilerin emeği sömürüye daha da açık bir hale gelmiştir.

İşçilerimiz güvencesiz, hukuksuz, sağlıksız, tedbirsiz ve örgütsüz koşullarda çalıştırılmakta, iktidarın işçilere uyguladığı politikalar sonucunda işçilerimizin hakları her geçen gün daha da eritilmektedir.

 

Hayat pahalılığı karşısında asgari ücretle çalışmak zorunda bırakılan işçilerimizin yaşam koşulları her geçen gün daha da ağırlaşmakta, işçilerimiz yokluğa, yoksulluğa ve açlığa itilmektedir. Türkiye, Avrupa ülkeleri içinde en düşük asgari ücrete sahip dört ülkeden biri durumundadır. Yaşanan ekonomik kriz, artan enflasyon karşısında asgari ücretle yaşamaya mahkûm edilen işçilerimizin bu tabloda insani yaşam koşullarında bir hayat sürmesi imkânsız bir hale gelmiştir

İş cinayetlerinde Avrupa’da birinci, dünyada ise üçüncü sırada yer alan ülkemizde her dört saatte bir iş cinayeti meydana gelmektedir.

2020 yılında 2 bin 427 işçi, 2021 yılının ilk çeyreğinde ise 479 işçi daha fazla kâr için alınmayan önlemler yüzünden iş cinayetleri sonucu hayatını kaybetti.

İktidar pandemi döneminde işçilerimizi kaderine terk etmiştir. İşçilerimizi yok saymış, görmezden gelmiş, işçilerimizi pandemi döneminde açlık ile ölüm arasına sıkıştırmıştır. İktidar, sosyal devletin gereği olan sosyal desteklemelerden işçilerimizi mahrum bırakmış, pandemi döneminde işçilerimizi tedbirsiz ve sağlıksız koşullarda çalışmaya mahkûm etmiştir. Koronavirüs vakasının il görüldüğü 11 Mayıs’tan bugüne, 861 işçimiz Covid-19’a yakalanarak hayatını kaybetmiştir.

Sözde tam kapanma döneminde milyonlarca işçimiz, istihdamının yüzde 61’i çalıştırılmaya devam edecek, emek üretimini sürdürecekler. Fakat lebaleb kongrelerle virüsü en üst noktaya taşıyan iktidar, kapanma sürecinde işçilerimizi çalıştırmaya devam, bayramlarını kutlamaya ise yasak getirmiştir.

Ağırlaşan yaşam koşulları karşısında emeğin sesinden, işçilerimizin haykırışlarından rahatsız olan iktidar onları görmezde gelse de bizler onların gür sesi olmaya, seslerini en üst perdeden dillendirerek hakları için mücadele etmeye devam edeceğiz. İşçilerimizin haklarını ve hukuklarını korumayı sürdürecek, alın terinin kutsallığını bilerek adil bir hak paylaşımı için mücadele edeceğiz.

Hakça bölüşen, yurttaşlarımızın emeğinin ve alın terinin karşılığını aldığı, iş ve aştan yana politikaların hüküm sürdüğü bir Türkiye’yi hep birlikte inşa edecek emeğin değeriyle ülkemizi büyüteceğiz. Yaşasın 1 Mayıs.” diye konuştu.