34,5647
0.24%36,0682
-0.47%%
9460.21
%Elazığ TSO Yönetim Kurulu Başkanı Asilhan Arslan, Maden ilçesindeki maden sahasının ihale süreciyle ilgili yapılan toplantıya ilişkin olarak, AK Parti tarafından yapılan açıklamalara cevap verdi. Başkan Arslan kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi hususunda bir açıklama yapma ihtiyacı gördüğünü ifade ederek, “Bu aziz şehre konuşarak ve gereksiz polemikler üreterek hizmet edemeyiz. Biz, işimize odaklanmış durumdayız. Bu yolda yürümeye devam edeceğiz” dedi.
“ELAZIĞ TİCARET VE SANAYİ ODASI HEDEF ALINARAK BİR TAKIM İTHAMLARIN ODAĞINA KONULMUŞTUR”
Arslan AK Parti’nin yaptığı açıklama ile Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası’nı hedef aldığını kaydederek ; “Maden ilçemizdeki, polimetal maden sahasının işletilmesi hususuyla ilgili olarak, Ak Parti Elazığ İl Başkanlığı tarafından yazılı bir açıklama yapılmıştır. Söz konusu açıklamada; şahsım ve başkanı olduğum Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası, doğrudan isim olarak ifade edilmemiş olmasına karşın, hedef alınarak bir takım ithamların odağına konulmuştur.
Maden ilçesindeki istişare toplantısı öncesi yapılan bu açıklamada; toplantının yersiz, popülist ve iyi niyetten uzak olduğu dile getirilmiş ve toplantıya katılmayacaklarını açıklamışlardır. Kamuoyunun öncelikle bilmesi gereken husus Maden ilçesinde böyle bir istişare toplantısı yapılması teklifi; Maden Belediye Başkanı’mız Orhan Yavuz’un odamızı ziyareti sırasında, Madenliler Derneği Başkanı’mız Yaşar Altundal’dan gelmiştir.
Biz de, Girişim Grubu’nun organizatörü olarak, madenin bulunduğu bu ilçede böylesine bir toplantıya iştirak etmenin Maden halkının hakkı olduğu sorumluluğuyla, teklifi olumlu karşılamış bulunmaktayız. Maden ilçemizi temsil eden STK temsilcilerinin davetiyle yapılan bu toplantının; popülizmle, yersizlikle ve iyi niyetten yoksun olmasıyla nasıl bir bağlantı kurulduğunu ise anlamış değiliz.
Ak Parti İl Başkanlığı, milletvekilleri ve belediye başkanımızın, ortak görüşü olarak yayınlanan açıklamanın her bir paragrafı hem kamuoyunu, hem de bizleri şaşırtan ifadelerle doludur. Sanki Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası, ilgi alanı ve sorumluluğu dışında bir işe girmiş gibi ithamlar ve yersiz suçlamalara maruz bırakılmıştır.
Bu açıklamayı yapma ihtiyacı duyanların öncelikle bilmesi gerekenler; Maden sahasının Elazığ iş dünyası tarafından işletilerek, buradan doğacak tüm katma değerin kendi şehrimize kazandırılması için Elazığ Medyası bizleri göreve davet etmiştir. Biz de sorumluluğumuzu yerine getirmekteyiz.”dedi.
“ELAZIĞ TİCARET VE SANAYİ ODASI SORUMLULUKLARININ GEREĞİNİ YERİNE GETİRMEKTE VE HİÇBİR FEDAKARLIKTAN GERİ DURMAMAKTIR”
Elazığ Ticaret Ve Sanayi Odası’nın sorumluluğunun gereğini yaptığını dile getirerek açıklamalarını şu şekilde sürdürdü; “ 1884 yılında kurulmuş olan ve Misakı Milli Sınırları içerisindeki, en eski 4 odadan biri olan Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası’nın kuruluş kanununda; şehrin ekonomik değerlerinin, ilin kalkınma ve gelişmesine kanalize etme sorumluluğu bulunmaktadır. Kaldı ki, Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası kuruluşundan bugüne her zaman toplum içerisinde kanaat önderi olarak görülmüş ve bu ilkeli duruşuyla, sadece iş dünyasının değil, toplumu oluşturan tüm kesimlerin her zaman çözüm talebinde bulunduğu bir kurum haline gelmiştir.
Yakın tarihte hatırlanacağı üzere, İstasyon Meydanı’nda düzenlenen “Ekonomik Krizlere Hayır Mitingi” Elazığ Ticaret Ve Sanayi Odası’nın organizasyonudur. Elazığ’ın Teşvik Yasası’na dahil edilmediği 2001 yılında Otobüslerle Ankara çıkarması yapması yine Elazığ Ticaret Ve Sanayi Odası’nın faaliyetidir. Ferrokrom ve çimento fabrikasının özelleştirme sürecinde odamızın girişimi söz konusudur. Yine; Model A.Ş. kurup, şehrin sermayesini bir araya getirme girişimi de yakın tarihlidir. İşte, Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası’na yüklenmiş olan bu misyon gereği, bugün de oda yönetim organlarımız sorumluluklarının gereğini yerine getirmekte ve hiçbir fedakarlıktan geri durmamaktır. Bu doğrultuda; ELVEST A.Ş. kurulmuştur. ELAGRO A.Ş. Kurulmuştur. 3 kooperatif ve 2 birlik kurulmuş olup, hizmetleri devam etmektedir. Çok ortaklı ilk girişimimiz olan biyogaz ve entegre gübre tesislerimiz hızla ilerlemektedir. Elazığ Girişim Grubu da, işte bu süreçlerin doğal bir sonucudur.
İktidar partisinin değerli yöneticileri ve vekillerimiz, özellikle ihalenin ertelenmesi süreçlerine destek olmuşlardır. Ancak yapılan ortak açıklama ,tüm bu olumlu adımlara maalesef gölge düşürmüştür. Elazığ Girişim Grubumuzun ihale şartlarında olması gereken değişiklik taleplerinin yerine getirilmemiş olmasından, biz bugüne kadar ne kendilerini sorumlu tuttuk, nede bunu herhangi bir platformda ima ettik. Eğer ihale bir kez daha ertelenmez ve bu şartlarda Elazığ Girişim Grubu dışındaki bir firmada iş kalırsa, bunun sorumlusu olarak kamuoyu bizi görür endişesiyle, bu açıklama yapıldı ise o zaman da usul ve üslup hataları yapılmıştır.”
“BU SAĞLANIRSA 3 BİN 500- 4 BiN İSTİHDAM iMKANI OLUŞUR.”
Açıklamalarını sürdüren Arslan; “Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası, tarihin hiçbir döneminde siyasetin içerisinde olmadığı gibi popülizm ihtiyacı da duymamıştır. Bu, dün böyleydi, bugün de aynıdır. Yapılan açıklamada, kendi ikbalimiz için böyle bir popülist yaklaşım içinde olduğumuz ifade edilmektedir. Odamızın hiçbir yöneticisinin böyle sığ bir şark kurnazlığına ihtiyacı yoktur. Tacir sıfatını taşıyan Elazığ TSO üyeleri de, bunu ayırt edebilecek yüksek ferasete sahiptir. Bundan kimsenin ne endişesi ne de şüphesi olsun. Odamız seçmeni bu şehrin istihdamına, ihracatına, ticaretine ve dolayısı ile sosyo-kültürel ve ekonomik yapısına şekil veren bir zümredir. Bu zümrenin, hiçbir ferdinin siyasetin karanlık koridorlarındaki ayak oyunlarına ne ihtiyacı vardır, ne de tenezzül eder. Bizim seçilmemiz de işimizi yapmamız da üyemizin gözü önünde ve gönlünde olur.
Söz konusu açıklamada, ‘Birinci ihalenin ertelenmesi, şartnamenin değiştirilmesi, flotasyon ve ek tesisler yapılması, maden sahasında çalışacak işçilerin % 60’ının Elazığlı olması, bu çabalar sonucunda şartnameye eklenmiştir. Ayrıca son düzenlemeyle MTA’nın payı %100 arttırılmıştır. Tüm bu talepler bölgede yaşayan insanımızın talepleriydi ve bizler insanımızın talebini karşıladık.’ İfadelerine yer verilmiştir.
İki aydan beri bu konuyla yatıp kalkan bir kişi olarak, peşinen ifade edeyim ki; bölge halkımızın böyle bir beklentisi ve talebi söz konusu değildir. Flotasyon ve ek tesis siz şartnameye koysanız da, koymasanız da bir maden sahasının işletilmesinde mecburi bir prosestir. Bu tesis olmadan alandan çıkacak taşın toprağın 600-700 km uzağa taşınıp, ayrıştırılmasına başta maliyet açısından imkan yoktur. Ayrıca flotasyon tesisinde maksimum istihdam 500- 600 kişiyle sınırlıdır. İşte bu nedenle biz Elazığ Girişim Grubu olarak, ilk günden itibaren ihale şartına Maden sahasının bulunduğu alana İzabe Tesis Şartının konulması gerektiğini söylemekteyiz. Bu sağlanırsa 3bin 500-4bin istihdam imkanı oluşur. Bu yüksek istihdamla; hem bölge, hem şehir rahat nefes alır.”dedi.
“ORTAYA KONULAN BU MÜCADELENİN TEK GAYESİ ŞEHRİMİZİN MENFAATLERİNİN KORUNMASIDIR”
Tek gayelerinin şehrin menfaatlerini korumak olduğunu ifade eden Arsaln; “MTA’nın payının %100 artırılması olayı, sadece ihale şartnamesinde önceden yapılan bir hatanın düzeltilmesinden ibarettir. Sahadan MTA payı olarak %0,5 olan pay, yeni ihale şartında %1 olarak olması gerektiği gibi düzeltilmiştir. Yani; yüzde yüz artırılmış olmaktan kasıt, ihale makamının bir önceki ihale şartındaki hatasını düzeltmesinden ibarettir. Dolayısı ile büyük bir başarı gibi övünülerek açıklanan ve son ihale şartına konulan iki maddenin, şehrin istihdamına ve ekonomisine bir katkısı söz konusu değildir.
Yine bilinmesini istediğim bir başka konu da şudur; bir şirket kısa bir süre önce medyaya yaptığı açıklamada; Elazığ TSO ile görüştüğünü ve Girişim Grubu’na ortaklık için olumlu cevap alamadığını açıkladı. Girişim Grubu’nda yer almak için hem fiziksel başvuru, hem de online açık olan sistemde gelen hiçbir başvuru olumsuz karşılanmamıştır.
Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası, kurduğu ortaklığı bir başkasına peşkeş çekecek bir kurum değildir. Bunu kendilerine çok net ifade ettik. Sonuç itibarı ile bu sürçte ; kimlerin ayağına basacağımıza, hangi fincancı katırlarının ürkeceğine bakmıyoruz. Ne kimsenin siyasi ikbali, ne hangi şirketin biraz daha semizlenmesi, ne de kimlerin incineceği gündemimizde yer almamaktadır.
Ortaya konulan bu mücadelenin tek gayesi; şehrimizin âli menfaatlerinin korunmasıdır. Bu sürecin tüm safhaları, kamuoyu önünde şeffaf bir şekilde yönetilmiştir. İhalenin iptal edilerek; tarihinin değiştirilmesi haklı taleplerimizin, ilgili mahkeme tarafından kabul edilmesi neticesinde gerçekleşmiştir. Yapılan bu girişim ve çalışmaların tamamı STK’lar, meslek kuruluşları, siyasi partilerimiz ve kamuoyundan büyük destek görmüş ve şehrimiz bu hususta özlemi duyulan bir birlik ve beraberlik örneği sergilemiştir. Yapılan açıklamadaki ithamları ,öncelikle kamuoyunun vicdanına sonra Yüce Allah (c.c.)’a havale ediyoruz. Yapılan hiçbir saldırı ve tehdide boyun eğmeden,mücadelemize devam edeceğimizin bilinmesini istiyoruz. Ayrıca, söz konusu şehrimizin menfaatleri olduğunda, siyasi ikbal endişelerini bir kenara koyup, bu mücadeleye omuz ve destek olan, tüm siyasilerimize kamuoyu huzurunda bir kez daha şükranlarımızı sunuyoruz.
Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası olarak, kişilerle ve kurumlarla polemik ve söz düellosu yapacak vaktimiz yok. Kaldı ki, ilimizin ve halkımızın ihtiyaç ve beklentileri açıktır. Bu nedenle lüzumsuz tartışmaların içinde yer almaktansa, şehrin sesine kulak vermeyi önemsiyoruz. Sorumluluk sahibi her kişi ve makamında, bu noktada daha duyarlı olması gerektiğine inanmaktayız” ifadelerini kullandı.
GÜNDEM
15 gün önceGENEL
22 Kasım 2024GÜNDEM
22 Kasım 2024GÜNDEM
22 Kasım 2024ELAZIĞ
22 Kasım 2024ULUSAL
22 Kasım 2024GÜNDEM
22 Kasım 2024