Yeniden Refah Partisi Elazığ il teşkilatı ziyaretlerini sürdürüyor. Bu kapsamda Yeniden Refah Partisi teşkilatı Elazığ’ın Mustafapaşa Mahallesi’ni ziyaret ettiler. Mustafapaşa Mahalle sakinleri ve Mahalle Muhtarı Yusuf Çakmak ile bir araya gelen heyet mahallenin sorun ve sıkıntılarını dinlediler.
“GERİ DÖNÜŞÜ YOK AMA ÇÖZÜMÜ MÜMKÜN”
Yeniden Refah Partisi tarafından ziyaretle ilgili yapılan açıklamada, “Mustafapaşa mahallesi sakinleri ve muhtarı, çözüme kavuşturamadıkları TOKİ konutlarındaki mağduriyetlerini ve yaşadıkları sorunlarını iletmek ve seslerini duyurmak maksadıyla Yeniden Refah partisi olarak bizleri mahallelerine çay içmeye davet etmişlerdir. Depremde en fazla zarar gören Mustafapaşa Mahallesi yine TOKİ tarafından en fazla mağdur edilen mahalle olarak ön plana çıkmaktadır mahalle sakinleri TOKİ konutlarına taşındıkları günden bu zamana kadar bir türlü şikayet ve sorunları bitmedi seslerini de duyan olmadı olduysa da sorunları çözüme kavuşmadı mahalle sakinleri tek yürek olmuş müracaat etmedikleri resmi kurum ve iktidar temsilcisi kalmamış ne acıdır ki verilen sözler tutulmamış yapılan çalışmalar ise göz boyamaktan öteye geçmeyerek sorunları kökünden çözülmemiştir. Zaten yapılan konutlar bir yaşam alanından çok barınma alanı olarak yapılmış ve mahalle sakinleri bu konutlara mecbur bırakılmıştır bunun geri dönüşü yok ama çözümü mümkün olan sitelerdeki çevre düzenlemesi olsun, alt yapı sorunları olsun bir türlü çözülememiş bununla ilgili olarak da mahalle sakinleri sosyal medya hesaplarından ve telefonla Ak Parti İl Başkanı Şerafettin Yıldırım’ı çay içmeye ve sorunları bizzat yerinde tespit etmeye davet etmiş ve 1,5 ay öncesinde de valilik özel kalemine dilekçe ile müracaat etmelerine rağmen bir sonuç alınamamıştır.
“BU EVLER BU İNSANLARA NE KADARA MAL OLMUŞ OLUYOR”
“Mahalle sakinleri konutlarındaki kanalizasyon atık ve pis suların şehir kanalizasyon logarlarına bağlanmak yerine ucuz olsun diye sığınaklarda fosseptik çukurları açılarak buraya bağladıklarını burada da zamanla biriken lağım suyunun taşarak asansör boşluğuna ve sığınağa dolduğunu ve kokudan konutlarda durulmadığını ifade etmiş bu sorunlarını ise site yönetimine iletmek isterken de faydası yok “site müdürü ve temizlikçisinin torpilli” olduklarından dolayı engellendiklerini ifade etmişlerdir. Şimdi teslim edilen konutlara bakıyorsunuz eksik aksak olmayan tek bir konut yok. Kiminin tavanı akıyor, kiminin tuvalet ve banyo akarları standartlara uygun olmadığı için yeniden onarım gerektiriyor. Kiminin muslukları bozuk, kiminin yer döşemeleri, kiminin bilmem neyi eksik. Taşınanlar eksikliklerini site yönetimine bildiriyor site yönetimi de gelip eksiklikleri gideriyor. Giderilen bu eksikliklerin ücreti de iddialara göre konut sahiplerinin ödedikleri aidatlardan karşılanıyor. Yani müteahhidin eksikliklerini müteahhit değil de konut sahipleri ödemiş oluyor. Üstüne bu eksiklikleri gideren site yönetimindeki çalışanların da maaşlarını ödemelerine rağmen, bu durumda hak sahipleri aynı zamanda bir işveren konumunda, Site yönetiminde ki kişiler siyasileri devreye sokarak site yönetimlerinde işe girince onlar, iş sahibi oluyor, işe sokan siyasiler onlara karşı iş yapmış oluyor ama onların maaşını verip sigortasını ödeyen onlara işverenlik yapan hak sahipleri olmalarına rağmen onlara mihnet duyuyor. Konutlardaki bu eksikliklerin giderilmesi de aidat adı altında harcanan paralarla birlikte bu evler bu insanlara ne kadara mal olmuş oluyor?” denildi.