0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

 

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Maden’de bulunan yeni maden sahasının, kamu özel sektör iş birliği ile işletilmesi gerektiğini söyledi.

Cumhuriyet Halk Partisi Gürsel Erol, Elazığ Maden Kısabekir Sahasında bulunan, zengin rezervlerin çıkarılması ve işletilmesi ile ilgili, 1 Mart’ta yapılacak ihale hakkında TBMM Genel Kurulu’nda gündem dışı söz aldı.

Erol, “Konuyla ilgili ,Elazığ’da yoğun bir siyasi birliktelik oluştu. AK Parti Elazığ Milletvekilleri de, bu şartnameye göre, bu ihalenin yapılmasının son derece sakıncalı olduğunu açıkladılar.  Bütün siyasi parti il başkanları; AK Parti’nin MHP’nin, CHP’nin, İYİ Parti’nin, DEVA Partisi’nin bütün siyasi partilerin il başkanları da, aynı şekilde bu ihale şartnamesiyle bu ihalenin yapılmasının doğru olmadığını, kamuoyuna açıkladılar. Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası, Elazığ Belediye Başkanı, sivil toplum örgütleri bu ihalenin bu şartnameyle yapılmasına tepki verdi, doğru değil dediler” dedi.

“Ülkenin Yeraltı Zenginlikleri Çıkarılmalı Ekonomiye Kazandırılmalı”

Maden ilçesinde bulunan yeni sahaların, Türkiye Ekonomisi için oldukça önemli olduğunu altını çizen CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, “Bu ülkenin yeraltı zenginlikleri çıkarılmalı, ekonomiye kazandırılmalı. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, ne madenlerin çıkarılmasına karşıyız, ne de servet düşmanlığımız var. Madenlerimiz bir ülkenin milli kaynağıysa, milli değeriyse bu madenler özel girişimlere, teşebbüssülere, şirketlere peşkeş çekilmeden, milli değerlerimizle ve milli kasamıza, hazinemize, devletimizin kasasına sokmamız lazım” diye konuştu.

 

“Devlet Kamu Ortaklığı Olmalı”

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Maden’de bulunan yeni sahaların kamu özel sektör ortaklığının geliştirilerek işletilmesini talep etti. Erol, “Amacımız şu; devlet burada devlet-kamu ortaklığı olmalı. %51 hisse devletin olmalı, %49 özel teşebbüsün olmalı… Parası olan herke hisse almalı. Mesela Maliye Bakanı’mız,  neyi açıklıyor diyor ki;  ‘yastık altına 5 ton altın var ekonomiye kazandıralım, getir faiz vereyim.’ Hani faize kaşıyız ya… Peki, onu yapacağınıza buraya %51’ini devlet işlesin. %49’unu açın borsada teşebbüssülere adam altını bozdursun Elazığlı vatandaş, yurttaş, şirket sahibi gelsin, buradan hisse alsın ve kar ortağı olsun veya %51’inin özel hisseye verin %49’u devletin olsun. Devletin işin içinde olmadığı, devletin kazanç elde etmediği bir özelleştirme mantığı, bir peşkeş mantığı…” ifadelerini kullandı.

“Talebimiz İki İhalenin Birbirinden Ayrılması”

İhalenin, Adıyaman’daki ayrı bir saha ile birleştirildiğini belirten Erol; “İhalenin ayrılması gerekiyor. “Adıyaman maden sahası, sınır komşumuz değil. Sınır komşumuz Malatya, Diyarbakır…  Peki, bu ihaleyi niye birleştiriyorsun? İki farklı il… Yani sınır il olsa oradaki maden yatağının , damarı diğer ilde de olmuş olsa, dersin ki; proje bütünlüğü var iki ihaleyi birleştirelim. Farklı iller. Talebimiz; iki ihalenin birbirinden ayrılması. Elazığ’daki ihaleyi farklı yapın, Adıyaman’daki ihaleyi ayrı yapın. İdari şartnameyle asla ihale yapılmamalı. Bu idari şartname, ihalenin kimin alacağını kimin gireceğini resmen tarif etmiş. Yarın, noterden ben bu firmanın hangi firma olacağını, noterden tutanak haline getireceğim ve kasama koyacağım. Hatta meclis genel sekreterine, teslim edeceğim. Hangi firma alacak? Tabi o firmanın yan firmaları da olabilir. Bizim talebimiz; ülke adına, kamu adına, devlet adına, milli servet adına devleti zarara uğratmayın” dedi.