0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

 

Sağlık Sen Elazığ İl Temsilcisi Selçuk Kılıç, “Durum vahim!” 

Umudu tükenen doktorların yurt dışını tercih etmelerinin önemli nedenlerinden biri olan sağlık çalışanlarına şiddet son dönemlerde daha da arttı. Daha birkaç yıl öncesine kadar doktora gelenler hazırlık yapardı; yeni kıyafetlerini giyer, hatta giysi alırdı. Bırakın şiddeti, saygısızlık edeni görmek mümkün değildi. Saçı sakalı ağarmış insanlar bile hürmet ederdi doktora. Ne olduysa sonradan oldu; virüsten daha mı çok mutasyon geçirdik? Son zamanlarda sıkça yaşanan sağlık çalışanlarına yönelik şiddete ilişkin değerlendirmelerine başvurduğumuz Sağlık Sen Elazığ İl Temsilcisi Selçuk Kılıç, gazetemize yaptığı açıklamalarda; “Sağlıkta şiddet deyip geçmemek lazım” diyerek; “Yıllardan beri sağlık çalışanlarının en önemli sorunları arasında yer alan şiddet, pandemi süreciyle birlikte yüksek öncelikli mesleki risk seviyesine tırmandı” ifadelerinde bulundu ve durumun vehametine vurgu yaptı.

Artan sağlıkta şiddet olayları kaygı verici durumda. Yıl boyunca sağlık çalışanlarına yönelik 190 şiddet olayı yaşandı. Sağlık-Sen Elazığ Şube Başkanı Selçuk Kılıç 2021 Yılı Sağlıkta Şiddet Raporu’nu açıklayarak;  yıl boyunca 190 şiddet olayı yaşandığını, 364 saldırganın gerçekleştirdiği olaylarda, 316 sağlık çalışanının şiddet kurbanı olduğunu belirtti. Sağlıkta şiddetle ilgili gazetemize özel değerlendirmelerde bulunan Başkan Kılıç, branşı veya görevi ne olursa olsun sağlık çalışanlarının tamamının mesleki yaşamlarını şiddetle burun buruna geçirdiklerine dikkat çekti.

“SAĞLIK ÇALIŞANLARINA YÖNELİK ŞİDDET, PANDEMİ SÜRECİYLE BİRLİKTE YÜKSEK ÖNCELİKLİ MESLEKİ RİSK SEVİYESİNE TIRMANMIŞ BULUNMAKTA” 

Her gün yeni bir şiddet haberinin gündem olduğunu söyleyen Kılıç, “Yıllardan beri sağlık çalışanlarının en önemli sorunları arasında yer alan şiddet, pandemi süreciyle birlikte yüksek öncelikli mesleki risk seviyesine tırmanmış bulunmaktadır” şeklinde konuştu.Şiddet uygulayanların ezici çoğunluğunun hasta ya da hasta yakınlarından oluştuğuna vurgu yapan Kılıç, bu durumu ‘vahim!’ olarak değerlendirdi. Bıçaktan silaha, sandalyeden testereye, oraktan kolonya şişesine kadar her şeyin şiddet aracı olarak kullanıldığını belirten Kılıç açıklamasını sürdürdü.Kılıç, “Sağlıkta şiddet deyip geçmemek lazım. 2021 yılında çok şükür yaşanmadı ama önceki yıllarda maalesef hayatını kaybeden sağlık çalışanları oldu. Geride bıraktığımız yıl içindeyse, ağır bir şekilde yaralananlar, uzun süreli travma nedeniyle meslekten ayrılanlar, aylarca klinik ya da psikolojik tedavi görenler oldu” dedi.Bir yerde yaşanan şiddet olayının tüm sağlık çalışanlarının yanı sıra nitelikli sağlık hizmetini de olumsuz etkilediğini kaydeden Kılıç, “O nedenle de meseleye ciddiyetle yaklaşılması gerektiğini savunuyoruz. Peki, bu şekilde yaklaşılıyor mu? En kestirmeden cevap vermek gerekirse; hayır. Çünkü şiddet olayları azalmıyor, her geçen gün artıyor. Günlük, olay bazlı anlık tepkilerin dışında ortada ne bir çözüm stratejisi var ne de çözüm gayreti” ifadelerini kullandı.

 

“ENGELLEYİCİ, ÖNLEYİCİ VE KORUMACI POLİTİKALAR BİR AN ÖNCE HAYATA GEÇMELİ” 

Sözlerini sürdüren Başkan Kılıç, tehlikenin yeterince farkında olup, engelleyici, önleyici ve korumacı politikaların bir an önce sistemli bir şekilde hayata geçirilmesinin zorunlu olduğunu dile getirerek; “Sorunun toplumsal boyutu dikkate alındığında, bugünden yarına bir çözüm ortaya konamayacağının kuşkusuz farkındayız. Ancak her zaman ve her koşulda, sorunun üzerine kararlılıkla gitme iradesinin gösterilmesi hem sağlık çalışanlarını umutlandıracak hem de toplumda farkındalık oluşmasına zemin hazırlayacaktır. Kuşkusuz sorunun nihai çözümü, toplumda oluşacak farkındalığın zirveyi görmesi ile mümkün olacaktır” dedi.

“ÜLKE GENELİNDE SEFERBERLİK BAŞLATILMALI” 

Sağlık Bakanlığı’nın ülke genelinde seferberlik başlatılmasına ön ayak olması gerektiğini söyleyen Kılıç, ilgili bakanlıklardan sivil toplum kuruluşlarına, medya organlarından aydınlara kadar ülkenin tüm dinamiklerinin bu seferberliğe dâhil edilmesi gerektiğini kaydetti. Kılıç, hakimler ve savcılara, sağlıkta şiddetin ne manaya geldiği iyi anlatılması gerektiğine vurgu yaptı.Adli mercilerin verdiği kararları da eleştiren Kılıç, “Savcıyla tartışan bir maganda hemen hapsi boylarken, hastanede terör estiren bir maganda elini kolunu sallayarak dışarıda geziyorsa ortada çok ciddi bir sorun, çok ciddi bir çelişki, çok ciddi bir çifte standart var demektir. Oysa yasalar, bu çelişkiye imkân vermiyor. Demek ki ortada bir uygulama sorunu var. Bu sorun ortadan kalkmadığı sürece de sağlık çalışanlarının adalete olan güveni sarsılmaya devam edecek demektir” diye konuştu.

“SON GÜNLERDE YAŞANAN ŞİDDET OLAYLARI, 2022’NİN ÇOK DAHA KÖTÜ GEÇECEĞİNİN GÖSTERGESİ” 

Sağlık emekçilerinin ‘Sağlık Çalışanları Yılı’ ilan edilen 2021’i şiddetin gölgesinde geçirdiklerini kaydeden Kılıç, son günlerde yaşanan şiddet olaylarının 2022 yılının çok daha kötü geçeceği anlamına geldiğini söyledi.Sağlık çalışanlarının sorununun şiddetten ibaret olmadığına dikkat çeken Kılıç, “Aşırı iş yükü, ücret adaletsizliği ve yetersizliği, uzun çalışma süreleri, istihdam yetersizliği, malpraktis gibi sorunlar da sağlık çalışanlarının canını yakıyor, yakmaya da devam ediyor. Temennimiz bu sorunların bir an önce son bulması. 2022 yılında sağlık çalışanlarının her açıdan gün yüzü görmelerini arzu ediyoruz. Bunun için bir an önce hem şiddet sorununa hem de diğer sorunlara neşter vurmak gerekmektedir. Başta şiddet olmak üzere bu sorunlarla yaşamak sağlık çalışanlarının kaderi değildir, olmamalıdır. Sorunlarını çözmek, yüklerini hafifletmek, yüzlerini güldürmek Bakanlığın ve Hükümetin en öncelikli görevleri arasında olmalıdır” şeklinde konuştu.Genel değerlendirmelerin ardından 2021 Yılı Sağlıkta Şiddet Raporu’nun verilerini aktaran yılın son ayı olan Aralık’ta şiddet olaylarının tavan yaptığını hatırlattı. Aralık ayında 31 şiddet olayının yaşandığını kaydeden Kılıç, 57 saldırganın neden olduğu olaylarda 50 sağlık çalışanının mağdur olduğunu dile getirdi. Aralık ayı verileriyle birlikte 2021 yılı boyunca 190 şiddet olayının vuku bulduğunu anlatan Kılıç, 364 saldırganın gerçekleştirdiği olaylarda 316 sağlık çalışanının şiddet kurbanı olduğunu bildirdi.

“BU TRAJİK DURUM, NİTELİKLİ SAĞLIK HİZMETİNİ SEKTEYE UĞRATMAKTA” 

Başkan Selçuk Kılıç; “Yıl boyunca yaşanan 190 şiddet vakasının 143’üne hasta ve hasta yakınları neden oldu. Yani sağlıkta şiddet olaylarının yüzde 75’inin baş faillerini hasta ve hasta yakınları oluşturmaktadır. Hep söylediğimiz gibi bu trajik durum, nitelikli sağlık hizmetini sekteye uğratmakta, hasta – çalışan ilişkisine ve güven ortamına darbe vurmaktadır. Bunlara ek olarak, 13 şiddet olayında idareci pozisyonundaki kimseler yer alırken, 34 olaya magandaların imza attığını görüyoruz. 190 şiddet olayının 162’si hem sözlü hem fiili, 22’si sözlü, 5’i mobbing, 1’i ise taciz şeklinde cereyan etmiştir. Yıl boyunca yaşanan olaylarda şiddetin adresinin çoğu zaman hastaneler, özellikle de acil servisler olduğunu görüyoruz. 12 ay boyunca vuku bulan 190 şiddet olayının 146’sı buralarda yaşandı. Öte yandan 13 olay aile sağlığı merkezlerinde, 31 olay ise saha çalışmaları esnasında meydana geldi. Sahada meydana gelen olayların mağdurlarının çoğunlukla 112 çalışanları olduğunu belirtmek isterim” ifadelerine yer verdi.

“EN ÇOK ŞİDDETE MARUZ KALANLAR; DOKTOR VE HEMŞİRELER” 

Sözlerini sürdüren Kılıç; “En çok şiddete maruz kalanlar ise hasta ve hasta yakınları ile en çok muhatap olanlar yani doktor ve hemşireler. 2021 yılında 92 doktor ve 59 hemşire şiddet olaylarının mağduru oldu. Mağdurların; 50 güvenlik görevlisi ve 46 112 çalışanı ve 69 da diğer sağlık çalışanı şeklinde sıralandığını görüyoruz.   Geçtiğimiz yıl 124 saldırgan hakkında herhangi bir işlem yapılmazken, 135 saldırgan gözaltına alınıp serbest bırakıldı. Sadece 41 saldırgan tutuklanırken, 3 saldırgana ise para cezası verildi.  Geri kalanlar hakkında da adli soruşturma başlatılmıştır. Bu tablo, yargının, sağlıkta şiddet uygulayanlara oldukça müsamahakar yaklaştığını apaçık bir şekilde ortaya koymaktadır” dedi.Açıkladığı 2021 yılı verilerinin Sağlık-Sen’nin tespit ettiklerinden oluştuğuna dikkat çeken Kılıç, “Gerçekte yaşanan şiddet olaylarının bu rakamların çok daha üstünde olduğunu biliyoruz. Elbette bu hakikati Bakanlık da biliyor. Bu da şu demek oluyor; acil önlem alınmadığı taktirde, sağlık çalışanlarını tehdit eden şiddet sorunu, sistemi kilitlemeye yönelik bir sorun olmaya doğru hızla ilerliyor. Kararlı çözüm iradesinin ortaya konmadığı her gün 1 milyon sağlık çalışanına zarardır, millete zarardır, Türkiye’ye zarardır” diyerek sözlerini noktaladı.