0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bazı TV dizilerinde ve programlarda aile yapısına konulan saatli bombalar, kimin elinde patlarsa patlasın, muhafazakar demokrat iktidarın seçtiği üyelerinin çoğunlukta olduğu RTÜK’ün umurunda bile değil sanırım.

Konusunun gerçek bir hayat hikayesinden alındığı belirtilen “Doğduğun Ev kaderindir” dizisini izlediniz mi bilmiyorum ama dizide ki Mehdi isimli karakterin evlilik dışı ilişkiden hamile bıraktığı Benal ile eşi Zeynep’in aynı evdeki imtihanına sözüm ona parmak basıyor.

Nereden bakarsanız bakın tam bir rezalet.

Seçilen isimlere bakar mısınız?

Mehdi ve Zeynep….

Subliminal mesaj mı veriyorsunuz?

Hayrola!!

Reytinglerde ilk beş içerisinde olan bu dizinin izleyici tarafından da rağbet gördüğü ortada. İzleyin bakalım.!

Sorun sadece bu dizi değil tabi ki.

Buradan şu şekilde seslenmek istiyorum

Ey Dizi senaristleri! Her gerçek hayat hikayesini dizi yaparsanız bu ülkede yer yerinden oynar.

Eski adıyla GATA’da görev yapan Dr. Ali Edizer’in “Dün işittim, gül gibi bir yuva yıkılıyor. Niye yıkılıyor koca aldattı diye. Ayıptır, günahtır. Oğlum neden aldatıyorsunuz? Allah’u Teala size ruhsat vermiş. Bir başkasını seviyorsanız, onu da alın. İnsan yuvasını yıkar mı? Medeni kanunla zaten mücadele ediyoruz. Ama bizi bacılara mahcup etmeyin”şeklinde ki sözü sonrası meslekten ihraç edilmesinin yankıları sürerken, ACUN Medya’nın sahibi olduğu TV8’de evlilik dışı ilişki içeren diziye yönelik suskunluk da anlaşılır gibi değil. Dizi ve Dr Ali Edizer’in söylemleri ile verilmek istenen bu ahlaksız tablonun birbirinden farkı zaten yok!!!! Dizi de ki entrikalar da farklı cephelerden devam etmiyor değil. Zeynep’in eski erkek arkadaşının da mahallenin fakir kızını ayartması ve devamı……..

Master CHEF ve eğitici özellikte olan başarılı yarışma programları dururken “ İyi kalpli Dadaş Acun’un” dizi senaristlerine ayar vermesi şarttır bence.

Sadece bu dizi değil ki sorun. Daha geçen günlerde medyaya yansıyan ATV’de ki Esra EROL’un programında, çocuğunun babasının komşusu olduğunu öğrenen kadının “Şükür elhamdülillah diyorum “ diyerek sevinç çığlıkları atması ve bu durumun yansımaları çöküşün başka bir boyutu.

Bu ahlaksızları medyaya taşıyanlara da yazıklar olsun.

Nerede muhafazakarlar?

Nerede milliyetçiler?

Yine internet sitelerine yansıyan ve ahlaki çöküşün başka boyutunu gösteren Bodrum’un orta yerinde yaşanan ve rezaleti ve çöküşü tam boyutularıyla ortaya koyan erkek müsvettelerinin toplu livatası çöküşün başka bir boyunu gösteriyor. İki kişiyi gözaltına almanız ve komik olan Türk Ceza Kanununda “Hayasızca Hareketler Suçu” olarak tanımlanan ve 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası ihtimali de çöküşün tam gerçek ifadesi.

Hiç mi utanma yok sizde?

Bu ne rezalet.

Ver Mehteri demenin tam zamanı değil mi!!!

Gerçekten verebiliyor musunuz Mehteri?

Bu halkı daha ne kadar kandıracaksınız?

Saygılarımla…

Yazarın Tüm Yazılarını Görmek İçin TIKLAYINIZ