Prof.Dr.Hasan Bal

Prof.Dr.Hasan Bal

05 Nisan 2021 Pazartesi

OPTİMİZASYON: EN İYİLEME

OPTİMİZASYON: EN İYİLEME
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Verilen şartlar altında en iyi sonucun( maksimum yada minimum) elde edilmesi işlemine optimizasyon denir. Bir fonksiyonun bilinen kısıtlar altında maksimum yada minimum değerinin araştırılması problemi olarak da tanımlanabilmektedir(1). Matematikçi Euler yaratılan her şey maksimum ve minimum formunda olduğu için evrenin çok mükemmel olduğunu ve onu yaratanın bundan dolayı sonsuz hikmet sahibi(wise creator) olduğunu ikrar etmiştir(2).

Tabiat ya da evren optimum sistem durumunun olduğu sonsuz örneklerle doludur. Metal ve alaşımlarda atomlar, birim hücrelerin oluşmasın da en az(minimum) enerji harcayarak konumlanırlar. Bu birim hücreler maddelerin kristalize yapısını tayin eder. Sıfır kütlesindeki bir yağmur damlacığı mükemmel bir küredir. Küre ise verilen bir hacmi en az yüzey alanı ile çevreleyen geometrik bir şekildir. Bir koloni olarak yaşayan karıncalar barınakları ile yiyecek yerleri arasındaki en kısa yolu kullanırlar. Çok uzun ağaçlar bükülme ve kıvrılmada daha güçlü olmak için tabana/köke yakın kuvvetlendiriciler oluşturur. Bal peteği en sıkı ambalajlama ( yani mükemmel) düzeneklerinden biridir(3).

Tabiat gibi organizasyonlar, firmalar hatta her bir birey en iyi olma çabası içinde olmuşlardır. Karşılaştıkları problemleri genelde tecrübe ve subjektif değerlendirmeye dayalı olarak çözümlerler. Ancak artan rekabet ve müşteri talebi, sıklıkla bu çözümlerin yalnızca mümkün/feasible olmasını değil optimum yani en iyi olmasını da gerektirir. Seri ürün üretiminde küçük bir tasarruf bir şirket için hayati önemdedir. Motorlu araçlarda ağırlığın minimizasyonu yakıt tüketimi, fiyat ya da performansı olumlu yönde etkiler. Görüldüğü gibi optimizasyon hayatın bir parçasıdır. Sınırlı hammadde ve sınırlı iş gücü gibi kaynaklar, kârı maksimum yada maliyeti minimum yapacak şekilde hareket etmemizi sağlar. Bir şirket için basit olarak gelişme zamanını azaltarak bir tasarım sürecinin optimizasyonu çoğunlukla para tasarrufu demektir. Ayrıca günlük harcanan suyu en iyi şekilde kullanan bir kişi için aylık tasarruf her açıdan çok büyük önem taşır. Organizasyonlar, firmalar, yöneticiler, mühendisler hatta bireyler karşılaştıkları problemlerde optimizasyon kuralına göre hareket etmeleri halinde başarılı olurlar. Sonuç olarak, sahip olunan kaynaklar ve imkanlar son derece sınırlıdır. Bunların en iyi şekilde( optimum) kullanılması da çok önemlidir. Bu yaklaşımlar; optimizasyon ile ilgili teori, algoritma ve tekniklerin gelişimine yardımcı olmuştur(4).

Sani Zülcelal ismi Hakimin muktezasıyla her şeyde en hafif sureti, en kısa yolu, en kolay tarzı ve en faydalı şekli( bunların her biri optimizasyon kuralıdır) ehemmiyetle takip etmesi israf, abes,akla aykırılık ve faydasızlığın yaratılışta olmadığını gösterir(5 ). Bir şeyden( su gibi) her şeyi ( bütün canlıları)yaratacak Kudrete sahip olduğu gibi her şeyden de bir tek şeyi yaratması( muhtelif gıdalardan beslenen bir insan yada hayvan icadı gibi ) kudretine ağır gelmez. İmam-ı Gazalinin dediği gibi, İmkan dairesinde şu varlık aleminde daha mükemmeli daha üstünü de yoktur. Kadir-i küllü şey olan Allah her şeyi mükemmel (optimum) olarak tasarlayıp yaratmıştır.

Referanslar

1. Bal H., Optimizasyon Teknikleri , G.Ü Yayını 2005.

2. Diwekar U., Introduction to Applied Optimization, second ed., 2000 .

3. Rao S.S., Optimization, willey, 1989.

4. Belegundu A. D., Chandrupatla T. R., Optimization Concepts in Engineering, Third ed. 2019.

5. Nursi S., Lem’alar, RNK.

Prof.Dr. Hasan BAL

Gazi Üniversitesi- Ankara

Yazarın tüm yazılarını görmek için TIKLAYINIZ.

Devamını Oku

ALTIN ORAN

ALTIN ORAN
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bir AB doğru parçası bir C noktasında bölünmüş olsun, eğer büyük parçanın uzunluğunun küçük parçaya oranı ile bütünün büyük parçaya oranı eşitse bu bölünmeye altın oranı adı verilir. Kolayca

0.5 (1+50.5 )=1.618033988749894…

olarak bulunabilir.

Estetiğin ve güzelliğin de ölçüsü olan  bu oran yaratılan her şeyde vardır. İnsan vücudunda (el ,bacak, yüz, dişler, akciğerlerde ), sarmallarda, DNA’nın yapısında, Mısır’daki piramitlerde, Leonardo Da Vinci’nin Mona Lisa adlı tablosunda, ağaç dallarında, salyangozda, çam kozalağında,  balinada, deniz yıldızlarında, deniz kestanelerinde, karıncalarda, bal arılarında, ,papatya, ayçiçeği bitkisinde, deniz kabuklarında, yumuşakçalarda, işitme ve denge organında, sarmal formatta gelişen boynuzlar ve dişlerde mikro dünyada, kar kristallerinde, kasırgalarda, galaksilerde hatta Kur’ân-ı Kerîm’in harf düzeninde bile bu orana rastlanmaktadır. Bu orana ilahi oran adı da verilmektedir(1,2,3)

Altın Oran, kâinata düzen ve ahenk katan İlâhî bir dokunuş, her şeyi hikmet ve ölçü ile yaratan Allah’ın muazzam matematik sistemidir.  Kur’ân-ı Kerîm’de bu konuda birçok âyet-i kerime mevcuttur.

“ Her şeyi yaratan ve bir ölçüye göre düzenleyen Allah’tır.” (Furkan Sûresi / 2. âyet)

“Onun katında her şey bir ölçü (miktar) iledir.“ (Ra’d Sûresi / 8. âyet)

“Biz her şeyi bir ölçüye göre yarattık.” (Kamer Sûresi / 49. Âyet)

“Rahmanın yaratılışında hiçbir uyumsuzluk göremezsin. Bir kere daha bak! Hiçbir çatlak (düzensizlik) görüyor musun?” (Mülk Sûresi / 3. âyet )

Ve bunun gibi daha birçok âyet-i kerime Kur’ân-ı Kerimde mevcuttur. Allah’ın, her şeyi bir ölçü  ile yaratması, yarattığı hiçbir şeyde bir kusur olmaması; muazzam, şaşmaz ve mükemmel bir sistemin olduğunu ispat eder. Öyle bir sistem ki, akılları hayrette bırakıyor. Yarattığı her şeyde bu mühür var; sanki aynı elden çıkmış dedirtiyor  her düşünene. Böyle bir şeyi tesadüflerle açıklamaya kalkışmak çok büyük bir akılsızlıktır. Bu ancak üstün bir aklın ve ilmin ürünü olacak bir tasarımdır. Bu tasarım her şeyi yaratmış olan Allah’a mahsustur.

Sonuç olarak; Allah, her şeyi bir ölçü ve nizama göre yaratmıştır. Şuunat-ı İlâhiye’de abesiyet yoktur; olması muhal ve mümtenidir. Allah’ın yarattığı hiçbir şey yoktur ki içinde bir hikmet saklı olmasın. İşte ilahi oran olan Altın oran, işte hakikati, nazarlarımıza sunulmuş bu muazzam sistematiği okuyalım, anlayalım inşallah.

 

Referanslar

 

  1. Bal H., Optimizasyon Teknikleri , G.Ü Yayını 2005.
  2. Diwekar U., Introduction to Applied Optimization, second ed., 2000 .
  3. Rao S.S., Optimization, willey, 1989.

 

Prof.Dr. Hasan BAL

Gazi Üniversitesi- Ankara

Yazarın tüm yazılarını görmek için TIKLAYINIZ.

 

Devamını Oku

ÖRNEK İNSAN YETİŞTİRME

ÖRNEK İNSAN YETİŞTİRME
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Hz Ömer (R.A) bir gün sahabeleri toplayıp;
*”Allah’ın kabul edeceği tek bir dileğiniz olsa ne isterdiniz?”* diye sormuştu. Biri:
*”Benim evler dolusu para ve altınım olsun da onu Allah yolunda harcamak isterim.”* dedi. Bir başkası da:
*”Ben de bir vadi dolusu mücevherimin olmasını ve onu da Allah yolunda harcamayı isterim.”* dedi.
*Ve herkes dilediğini ve ne yapmak istediğini teker teker söyledikten sonra oradakiler:*
*”Ya Ömer! Peki sen ne isterdin?”* diye sordular: Hz. Ömer (R.A):
*”Bana her şeyden çok adam lazım, Ebu Zer , gibi *Ebu Ubeyde bin Cerrah gibi , Muaz bin Cebel ve Huzeyfe bin Yeman* gibi bir vadi dolusu adam isterim ki onları Allah yolunda hak, hukuk ve adalet için görevlendireyim.* diyerek herkesi duygulandıran ve düşündüren isteğini dile getirdi…”*

Hz. Ömer’in (R.A) bu mesajı aslında en temel ihtiyacımıza işaret ediyor: Doğru insan yetiştirme aynı zamanda peygamber mesleğidir.  Allah Resul’ünün yaptığı da budur. Zira biliyoruz ki o bedevilerden ve çobanlardan bile büyük âlimler yetiştirmiştir.

İnsanoğlunun kendisi için yapabileceği en mükemmel yatırım;   En iyi güvence.. En akıllı girişim:  *insan yetiştirmektir ve çoğaltmaktır. Evet, Nuru Kur’an ve sünneti rehber edinen *Çağdaş sahabeleri yetiştirmeli ve çoğaltmalıyız.

*Bizi zor günde hatırlayacak, harcamayacak, her halükarda yanımızda duracak, gerektiğinde acı gerçeği yüzümüze karşı söylemekten çekinmeyecek yürekli insanlara çok ihtiyacımız var…*

Evet! Bize rehber, umut, ufuk olacak kendileri ile huzur bulacağımız, teselli olacağımız insan arıyoruz.

*Zamanın silemeyeceği, yılların eskitemeyeceği, olayların unutturamayacağı samimi yoldaş, sırdaş ve kardeş arıyoruz.*

Yalnızlığımızı onlarla atacağımız.. Başımızı omuzuna yaslayacağımız birlikte ağlayabileceğimiz, ıslanabileceğimiz, terleyebileceğimiz, içimizi açabileceğimiz hasbi yürekler, samimi ve fedakar insanlar edinelim…

*İlaç gibi, böyle insanlara ihtiyacımız var…*

Güzel hayatlar hayal edenler güzel insanlar yetiştirsin ve çoğaltsın…

*Bazen bazı insanlar dosttan öte dostturlar, babacandırlar… Anneden öte annedirler… Abiden öte abidirler… Engeller onlarla aşılır… Her an size bir şey katarlar… Onlar sayesinde gezmeden görürsünüz… Okumadan bilirsiniz… Hayatta size yeni pencereler açarlar…*
Öyle insanlar yetiştirelim ki; *”görüldüklerinde bize Allah’ı, hakkı ve hukuku ve hakikati hatırlatan”* olsun…

Öncelikli birikimimiz böyle iyi insanlar olsun. Bizim uğrumuzda mücahide edenlere mutlaka yollarımızı gösteririz diyor rabbimiz.  Bütün alemi bir insanda toplamak Cenab-ı Hak’ka zor gelmez.

*Para, pul, mal, diploma, sertifika, şilt, madalya, kariyer, unvan, koltuk, makam, koleksiyon, anahtar biriktirdiklerimiz içinde kaybolduk ve hatta onların esiri olduk.

Artık herkesin uğrunda esir olduğu maaş, rütbe, servet ve daha nice bin şahsi ve maddi menfaatlerle asla alakası olmayan insanlar lazım bize.

*Herkes herkese iyi gelmez, seçici olmalıyız… Ancak önce şunu çözmeliyiz; İhtiyacımızdan fazla dünyalık biriktiriyoruz, bıkmadan ve usanmadan… Peki, bize ne faydası var? Hatta bilgiyi bile stokluyoruz… Kitap istifliyoruz… Kime ne hayrı var?*

Günümüz İnsanlarının/Müslümanlarının yaygın özelliği nedir biliyor muyuz?

*Biriktirme tutkusu, tüketim arzusu… Bencillik ve bireysellik…*

Bazen düşünüyorum: Kimse ‘Karun’ kadar biriktiremez… Peki, akıbeti ne oldu? Kur’an Karun’a imrenenlere dikkat çekiyor…

*Sanıyorum yetirince para kazandık, şimdi insan kazanma mecburiyetindeyiz… İslam’ın en büyük derdi insan… Varlığın göz bebeği insan… İnsandan vazgeçemeyiz… İnsansız yapamayız…*

Bir insanın hayatını kurtaran tüm insanlığın hayatını kurtaran sayılmıyor mu Allah indinde? *Asrımızın en büyük alimi ,” Din hayatın hayatı, hem nuru hem esası ihyayı din ile olur şu milletin ihyası” demekle ne kadar haklı imiş.

*İyi bir kul iyi bir insan olarak anılmak istiyorsak, bu ancak çoğalttığımız insanlarla belli olacak bir durum… Son günümüzde mezara taşınırken, tabutumuza omuz verenlerin kalitesi aynı zamanda kulluk ve insanlık kalitemizin de göstergesi olacak…*

Sonuç olarak;

Kavgasız gürültüsüz adil, kul hakkına saygılı toplumsal barışın tesis edildiği insanca bir dünya kadar ahiret saadeti için de samimi gayret gösterenlere selam olsun.

Prof. Dr. Hasan BAL

Gazi Üniversitesi.

Yazarın tüm yazılarını görmek için TIKLAYINIZ.

Devamını Oku

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.