Tengricilik ya da Gök Tanrı inancı, Türk ve Moğol halklarında, şimdiki inanç sistemlerine katılmadan önceki yaygın inancıdır. Tengri’ye ibâdet etmenin yanında Animizm, Totemlik bu inancın ana hatlarını oluşturmaktadır. Tengri, bugünkü Türkçedeki Tanrı kelimesinin eski söyleniş şeklidir. Orhun Yazıtları’nda ilk çözülen kelimedir.
Bu inanca göre Gök’ün yüce ruhu Tengri’ydi. Kişiler kendilerini gök ata Tengri, toprak ana Ötüken ve insanları koruyan atalarının ruhları arasında güven içinde hissedip onlara ve diğer doğa ruhlarına dua ederlerdi. Büyük dağların, ağaçların ve kimi göllerin güçlü ruhları barındırdıklarına inanarak dualarını kimileyin bu cisimlere yöneltirlerse de bu cisimler tanrı kabul edilmezdi. Sadece onun yeryüzündeki varlığının bir göstergesiydi. Göğün ve yeraltının “yedi” katı olduğuna, her katta çeşitli ruhların var olduğuna inanılırdı. Türkler doğaya, ruhlara saygılı davranıp belli kurallara uyarak dünyalarını dengede tutmaları ile kişisel güçlerinin doruğuna varıp dışarıya yansıdığına inanırlardı. Eğer bu denge, kötü ruhların saldırısı veya bir felaketten dolayı bozulursa bir kamın yardımı ya da Tengri’ye verilen bir adak ile yeniden düzene sokulması gerektiğine inanılırdı.
Bu inancın kalıntılarını günümüzde Moğollarda (Lamaizmle birleşmiş şekilde) ve kimi hâlâ doğaya bağlı göçebe yaşam tarzı sürdüren Türk halklarında, mesela Altay Türkleri, Çuvaşlar (Vattisen Yalı) ve Sahalarda; ayrıca da Finlandiya ve Macaristan’da bulmak mümkündür. Ancak Tengriciliği çoktan bırakmış halklarda da bu inancın birçok parçası İslâm, Hristiyanlık, Budizm, Musevilik ya da Taoizm ile birlikte geleneksel kültür olarak hâlâ sürmektedir. Örnek olarak ağaca çaput bağlama gibi gelenekler ve Türkiye Türkçesindeki “Utançtan yedi kat yerin dibine girdim” deyimi gösterilebilir. Yine ölen birisin ardından yapılan mevlid törenleri (haftası, kırkı, elli ikisi ve yılı diye de bilinir) Tengri dininden bugünkü Türklere geçmiş bir gelenektir. Yalnızca Müslüman Türklerde ve Müslüman Boşnaklarda mevlit okutulur. Müslüman Boşnaklar ise bu âdeti Osmanlı döneminde Müslüman Türklerden edinmiştir.
Genel olarak dini ne olursa olsun tüm Türk uluslarında Tengri dönemi gelenekleri görmek mümkündür.
Süleyman efe KOCAZEYBEK.
Yazarın Tüm Yazılarını Görmek İçin TIKLAYINIZ
GÜNDEM
8 gün önceGÜNDEM
10 gün önceELAZIĞ
18 gün önceULUSAL
24 gün önceGÜNDEM
25 gün önceELAZIĞ
29 gün önceULUSAL
12 Ekim 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.